İnsan… İnsan kelimesinin, türediği kök olarak iki sözcükten bahsedilir; bunlardan biri üns… Üns, ünsiyet, yakınlık demektir. Bu “yakınlık, yaklaşma, yakınlaşma” insanın diğerleriyle, hemcinsleriyle bir arada yaşamak zorunda olduğunu anlatır. Sosyal bir varlık olduğunu kabilesine, topluluğuna ihtiyaç duyduğunu ima eder, hatırlatır bize. Bir de nesy = unutmak fiilinden
Daha fazla okuyun →Dünyayı bize borçlu zannetme alışkanlığımız içimizi sömürüyor. Kalbimizin ışığını kapatıp, zihnimizin enerjisini tüketiyor… Bu ikna olduğumuz uydurma gerçeklik, kendimize acımaktan tutun tüm insanlığı aşağılamaya kadar savurup duruyor bizi. Yapamadıklarımıza, ulaşamadıklarımıza takıyor kancayı, bizi yerden yere çalıyor bu tuhaf alışkanlık… O deneyim eksik kaldı, bu hazzı yaşayamadım derken
Daha fazla okuyun →Kelimelerin sihir etkisi olduğu konusunda oldukça güçlü deliller var. Söz büyüdür… İşte size yine batı dillerinden bir ipucu uzatıyorum; tutun😊 Spelling; anlamı heceleme/hecelemek… Peki hangi kelimeden türemiştir? Spell… Bu kelimenin bir diğer anlamı nedir? Büyü… Tabii ya… İpin ucunu tuttuysanız o zaman şu bilgiyle bağlayalım: Konuşmamız, kullandığımız
Daha fazla okuyun →En büyük ihtiyacımız güvende olmak. Mutlulukla çoğu zaman eşanlamlı. Umudun yeşermesi için güven duymaya ihtiyaç var. Güvene layık bireylerden oluşan bir topluluğun özgüvenli ve diğerlerine güven veren üyesi olmak… İşte bu her şeyi dönüştürür, iyileştirir.💜🙏
Daha fazla okuyun →Doğanın ölümden korkusu yok gibi, korkası da yok hani… Ölmekte olan almış kucağına yeni doğanı, belki ona, bir gün kendisinin de bir sonu olacağını anlatıyor şefkatle, koruyarak kendi kovuğunda… Kucak kucağa… Hayatın kovuklarında kim bilir neler fısıldanıyor kulaklara. Duysak, anlasak…
Daha fazla okuyun →Neden o dal eğilmiş, neden bu gövde bükülmüş, niye biri kalın, niçin öbürü incecik kalmış… Gereksiz sorularla öylesiliği kaçırmadan izlemek… Sadecelik, sadece, sade… Doğa konuşur, sen dinlersin…
Daha fazla okuyun →