Bir fotoğrafın romanı

Bir fotoğrafın romanı

Bir fotoğrafın romanı yazılır mı? Bence yazılır. Gerçek bir gülüşün romanı yazılacak olsa, bu fotoğraf ilhamdır mesela… Gerçek bir gülümseme ziynet gibi parlar insan yüzünde… İnci gibi, zümrüt gibi, elmas gibi… Gerçek bir gülümseme karşıdakine akıl yerine huzur vermektir mesela… Bir çay demleyip ikram etmek gibi, öyle

Daha fazla okuyun

Duysak, anlasak

Dönüşüm

Doğanın ölümden korkusu yok gibi, korkası da yok hani… Ölmekte olan almış kucağına yeni doğanı, belki ona, bir gün kendisinin de bir sonu olacağını anlatıyor şefkatle, koruyarak kendi kovuğunda… Kucak kucağa… Hayatın kovuklarında kim bilir neler fısıldanıyor kulaklara. Duysak, anlasak…

Daha fazla okuyun

Hiçkimse ve hiçbirşey göründüğü gibi değildir…

Hiçkimse ve hiçbirşey göründüğü gibi değildir… Hayat bize sürekli bunu öğretir durur aslında… Görünenin, gösterilenin arkasında ne var. Şefkatli zannerdersin kimilerini, zira ağzından canımı, cicimi, sevdiceğimi düşürmez, bakarsın küçücük bir kediye tekme atmaktan gocunmaz, arkasına haklı sebebini !!! yapıştırıverir ‘Ben hiç hoşlanmam kedilerden’ Öyle insanlar var ki,

Daha fazla okuyun

Ben Tarnoff’un The Guardian’da yayınlanan makalesinden…

    Ben Tarnoff’un The Guardian’da yayınlanan aşağıdaki makalesinin özetini bulacağınız aşağıdaki yazı, bu günkü durumu harika anlatmış. Bambaşka bir açıdan çok çarpıcı bir değerlendirme… Yeni yaldızlı ve gösterişçi üretim çağı… Bak ne kadar çok çalışıyorum, bak ne kadar da üretiyorum, bak ne kadar yaratıcıyım diye bağıran…

Daha fazla okuyun

Anlamak Zorundayız…

    Batı dillerinde anlamak filli durmak fiili ile köklenir, örneğin Almanca’da stehen durmak, verstehen anlamak demektir. İngilizce’de standing durmak, understanding anlamak demektir… Anlamak zorundayız… Anlamak zorundayız, buranın acı dolu bir yer olduğunu. Acıdan kaçamayacağımızı ama acıyı sonlandırabileceğimizi anlamak zorundayız… Anlamak zorundayız aslında uykuda olduğumuzu, her gün

Daha fazla okuyun